‘Plan, Allenby’nin taktiği gibiydi’

Bilgin

Global Mod
Global Mod
Katılım
18 Eki 2020
Mesajlar
2,543
MERT İNAN İstanbul – 26 Ağustos’ta başlayıp 30 Ağustos’ta zaferle sonuçlanan Büyük Taarruz’un, stratejik planlama ve daha sonrasındaki siyasal tesirlerinin aktarıldığı 206 sayfalık eser, Başkomutan Mustafa Kemal Atatürk’ün aldığı kritik kararları masaya yatırıyor. Yavuz kitabında, Atatürk’ün taarruz planını anlatırken, “Taarruz planın temeli, ana kuvvetlerini düşman cephesinin sağ dış kanadında toplayarak bir imha muharebesi yapmaya dayanmaktaydı” sözlerini kullanıyor.

Yavuz, “Afyonkarahisar güneyi, düşmanın en hassas ve önemli noktası olarak görülmekteydi. Seri ve kesin sonuç almak, düşmanı bu bölgede vurmakla mümkündü. Bu plan hem yarma tıpkı vakitte kuşatma hareketini içermekteydi. Planın başarısı, baskın etkisinin sağlanmasına bağlıydı. Baskın da bir ölçüde saklılık, bir ölçüde aldatmayla mümkündü” diyor.

Eşit sayıda iki kuvvetten nasıl olup da birinin başkasına üstünlük sağladığını da ele anlatan Yavuz, “Bir bölgede toplanan kuvvetlerin ve ateş gücünün üstünlüğü ile savunan üzerinde hem ağır bir baskı oluşturulacak, birebir vakitte baskın sağlanacak; bu biçimdece cephe süratle yarılacak ve süvariler hızla düşman derinliklerine akacak, bu biçimdece düşmanın kuşatılması sağlanacaktı. Baskın, sıklet merkezi ve hız…” görüşlerini aktarıyor.


Kitapta hareket planının, Eylül 1918’de Filistin’de İtilaf taarruzundaki hareket planıyla benzerlik taşıdığını da kaleme alan Yavuz, tespitlerini şu biçimde sıralıyor: “General Allenby, 8. Osmanlı Ordusu bölgesinde kuvvetlerinin ağırlaşmasını sağlamış, cepheyi yarmış ve süvarilerini de yarma bölgesinden derinliklere akıtmıştı. Emsal durum Afyonkarahisar’da da yaşanacaktır. olağan olarak ortada büyük bir fark olduğunu da belirtelim: İki komutanın elindeki kuvvet farkı büyüktü. Filistin’de iki tarafın kuvvetleri içinde İtilaf lehine cephede teğe üç kuvvet üstünlüğü kelam konusuydu. 8. Ordu bölgesinde bu üstünlük teğe yediye, 22. Kolordu bölgesinde teğe 14’e çıkmıştı. halbuki Büyük Taarruz’da kuvvetler eşitti. Ortadaki farkı, komutanlık vasıflarında ve yurt savunması yapmanın doğurduğu moralde aramak uygun olur.”