- Katılım
- 30 May 2021
- Mesajlar
- 2,755
HalkTV’den Barış Soydan, “Borsa bıçak sırtındayken garip bir soruşturma hikâyesi”ni yazdı. İşte o yazı…
İktidarın en epeyce korktuğu şey herbiçimde seçim öncesinde yeni bir kur şoku yaşanmasıdır. Bunu önlemenin en değerli aracı şu anda borsa. Hazine ve Maliye Bakanı Nurettin Nebati’nin dünkü “Borsa için büyük bir fırsat doğdu” açıklaması bu açıdan manalı. Daha evvel de “Vatandaşın nereye yöneleceği açık” diyerek borsayı işaret etmişti. Birebir istikamette öteki açıklamaları da vardı.
Borsa İstanbul geçen yıl dünyanın en çok kazandıran borsası oldu. Yükselişin cazibesine kapılan yaklaşık 1.5 milyon kişi borsada hesap açtı.
Yani iktidarın dileği gerçekleşti, tasarruf sahiplerinin değerli bir kısmı sahiden de dövize değil borsaya yöneldi.
Yaz aylarında bankacılık payları öncülüğünde yaşanan yükseliş, Eylül ayında sert düşüşle sonuçlanmıştı. Nebati’nin açıklamalarını üstü örtülü bir siyaset tercihi ilanı, hatta bir tavsiye ve garanti üzere nazaranrek borsaya girenler için o çöküş büyük bir hayal kırıklığıydı. her neyse ki, bankacılık paylarında yaşanan sert düşüşün birkaç manipülatörün işi olduğu ortaya çıktı (!), on bir kişi tutuklandı, borsada yükseliş kaldığı yerden bir daha başladı.
Ama 2023’e borsada sert düşüşler ve devre kesicilerle girdik. Bu dalgalanma Ankara’da panik havasını doğurdu ve iktisat idaresi gidişata devalar aramaya başladı. Yatırımcılar huzursuz, borsa adeta ince bir buz katmanı üzerinde…
İşin ilginci, kulisler bu ince buz üzerinde tepinen ve hesaplaşmalara giren kümelerin uğraşı ile kaynıyor. Bu ortada borsadaki arbedeye dair sessiz sedasız yürüyen bir soruşturmadan ve bir MİT raporundan kelam ediliyor.
Bazı tespit ve ihbarlar dikkate alınarak sonlu bir mahiyette başlayan soruşturmanın gittikçe biçim, içerik ve amaç değiştirdiği, borsada ortak hareket eden kimi kümeler ve bunlar içerisinde bilhassa kripto varlıklarla da ilişkileri olanların maksatta olduğu kaydedilenler içinde.
İddialara bakılırsa amaçtaki kümeler soruşturmayı öğrenince siyasi ilişkilerini kullanarak rakiplerini tasfiyenin bir aracı haline getirmek istemiş.
Siyasi bağları ve ekonomik güçleri aracılığıyla bu soruşturmayı, Ünsal Ban merkezli devam eden soruşturma ile birleştirmek ve gayeye koydukları bireyleri o belgeye dahil etmek için ağır uğraş harcamışlar. Gayeleri, casusluk üzere ağır suçlamalar bulunan Ban soruşturması yardımıyla rakiplerini tasfiye etmek ve borsanın tek hakimi haline gelmek.
Soruşturma hususları ile direkt bağı olmayan lakin borsada yatırımı olan birtakım iş insanlarının bu soruşturma üzerinden tehdit edildiği de söyleniyor.
Kavga bu kadar büyüyünce istihbarat üniteleri mevzuyu mercek altına almış.
MİT’in borsada yaşananlara dair Cumhurbaşkanlığı’nı bilgilendirdiği konuşuluyor. Bir öteki argüman ise Cumhurbaşkanlığı’nın geçen Eylül’de çöküşle sonuçlanan bankacılık payları manipülasyonu ve ilgili tutuklamalar daha sonrasında MİT’ten borsayla ilgili rapor istediği halinde.
İstihbaratın yaptığı çalışmada manipülatör kümelerinin AKP’li kimi isimlerle ilgisinin tespit edildiği, Cumhurbaşkanlığı’na sunulan raporda bu mevzuda da ayrıntıların yer aldığı öne sürülüyor.
Ancak yapılacak bir operasyonun seçim öncesinde piyasayı alt üst edeceği, ortaya bilgi evrak saçılacağı telaşıyla ertelendiği de belirtiliyor.
İddialara nazaran manipülatör kümeleri şimdilik borsada yeni vurguna girişmemeleri konusunda sert biçimde uyarılmışlar.
Yürütülen soruşturmanın seçimden daha sonra kuvveden fiile çıkması kaçınılmaz. O niçinle birtakım ünlü manipülatörlerin yurtdışına çıkış hazırlığı ortasında olduğu sav ediliyor.
Ekonominin içine düştüğü çıkmazdan, kriz halinden kurtulmasının, Türkiye’nin refaha kavuşabilmesi için sermaye piyasalarının sağlıklı halde işlemesi kural. Bunun için borsanın vurgun yeri olmaktan çıkarılıp gerçek kimliğine kavuşturulması, vurguncuların temizlenmesi birinci koşul…
İktidarın en epeyce korktuğu şey herbiçimde seçim öncesinde yeni bir kur şoku yaşanmasıdır. Bunu önlemenin en değerli aracı şu anda borsa. Hazine ve Maliye Bakanı Nurettin Nebati’nin dünkü “Borsa için büyük bir fırsat doğdu” açıklaması bu açıdan manalı. Daha evvel de “Vatandaşın nereye yöneleceği açık” diyerek borsayı işaret etmişti. Birebir istikamette öteki açıklamaları da vardı.
Borsa İstanbul geçen yıl dünyanın en çok kazandıran borsası oldu. Yükselişin cazibesine kapılan yaklaşık 1.5 milyon kişi borsada hesap açtı.
Yani iktidarın dileği gerçekleşti, tasarruf sahiplerinin değerli bir kısmı sahiden de dövize değil borsaya yöneldi.
Yaz aylarında bankacılık payları öncülüğünde yaşanan yükseliş, Eylül ayında sert düşüşle sonuçlanmıştı. Nebati’nin açıklamalarını üstü örtülü bir siyaset tercihi ilanı, hatta bir tavsiye ve garanti üzere nazaranrek borsaya girenler için o çöküş büyük bir hayal kırıklığıydı. her neyse ki, bankacılık paylarında yaşanan sert düşüşün birkaç manipülatörün işi olduğu ortaya çıktı (!), on bir kişi tutuklandı, borsada yükseliş kaldığı yerden bir daha başladı.
Ama 2023’e borsada sert düşüşler ve devre kesicilerle girdik. Bu dalgalanma Ankara’da panik havasını doğurdu ve iktisat idaresi gidişata devalar aramaya başladı. Yatırımcılar huzursuz, borsa adeta ince bir buz katmanı üzerinde…
İşin ilginci, kulisler bu ince buz üzerinde tepinen ve hesaplaşmalara giren kümelerin uğraşı ile kaynıyor. Bu ortada borsadaki arbedeye dair sessiz sedasız yürüyen bir soruşturmadan ve bir MİT raporundan kelam ediliyor.
Bazı tespit ve ihbarlar dikkate alınarak sonlu bir mahiyette başlayan soruşturmanın gittikçe biçim, içerik ve amaç değiştirdiği, borsada ortak hareket eden kimi kümeler ve bunlar içerisinde bilhassa kripto varlıklarla da ilişkileri olanların maksatta olduğu kaydedilenler içinde.
İddialara bakılırsa amaçtaki kümeler soruşturmayı öğrenince siyasi ilişkilerini kullanarak rakiplerini tasfiyenin bir aracı haline getirmek istemiş.
Siyasi bağları ve ekonomik güçleri aracılığıyla bu soruşturmayı, Ünsal Ban merkezli devam eden soruşturma ile birleştirmek ve gayeye koydukları bireyleri o belgeye dahil etmek için ağır uğraş harcamışlar. Gayeleri, casusluk üzere ağır suçlamalar bulunan Ban soruşturması yardımıyla rakiplerini tasfiye etmek ve borsanın tek hakimi haline gelmek.
Soruşturma hususları ile direkt bağı olmayan lakin borsada yatırımı olan birtakım iş insanlarının bu soruşturma üzerinden tehdit edildiği de söyleniyor.
Kavga bu kadar büyüyünce istihbarat üniteleri mevzuyu mercek altına almış.
MİT’in borsada yaşananlara dair Cumhurbaşkanlığı’nı bilgilendirdiği konuşuluyor. Bir öteki argüman ise Cumhurbaşkanlığı’nın geçen Eylül’de çöküşle sonuçlanan bankacılık payları manipülasyonu ve ilgili tutuklamalar daha sonrasında MİT’ten borsayla ilgili rapor istediği halinde.
İstihbaratın yaptığı çalışmada manipülatör kümelerinin AKP’li kimi isimlerle ilgisinin tespit edildiği, Cumhurbaşkanlığı’na sunulan raporda bu mevzuda da ayrıntıların yer aldığı öne sürülüyor.
Ancak yapılacak bir operasyonun seçim öncesinde piyasayı alt üst edeceği, ortaya bilgi evrak saçılacağı telaşıyla ertelendiği de belirtiliyor.
İddialara nazaran manipülatör kümeleri şimdilik borsada yeni vurguna girişmemeleri konusunda sert biçimde uyarılmışlar.
Yürütülen soruşturmanın seçimden daha sonra kuvveden fiile çıkması kaçınılmaz. O niçinle birtakım ünlü manipülatörlerin yurtdışına çıkış hazırlığı ortasında olduğu sav ediliyor.
Ekonominin içine düştüğü çıkmazdan, kriz halinden kurtulmasının, Türkiye’nin refaha kavuşabilmesi için sermaye piyasalarının sağlıklı halde işlemesi kural. Bunun için borsanın vurgun yeri olmaktan çıkarılıp gerçek kimliğine kavuşturulması, vurguncuların temizlenmesi birinci koşul…