- Katılım
- 30 May 2021
- Mesajlar
- 2,746
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Para Siyaseti Şurası (PPK), siyaset faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranını değiştirmeyerek yüzde 9’da bıraktı.
TCMB’den faiz oranlarına ait yapılan duyuruda, Merkez Bankası Lideri Şahap Kavcıoğlu başkanlığında toplanan Kurul’un, siyaset faizinin yüzde 9 seviyesinde sabit tutulmasına karar verdiği bildirildi.
Duyuruda, yakın periyotta iktisadi faaliyete ait açıklanan dataların varsayım edilenden daha olumlu düzeylerde gerçekleştiği belirtilerek, buna karşın, jeopolitik riskler ve faiz artışlarının da tesiriyle gelişmiş ülke ekonomilerinde resesyon telaşlarının sürdüğü kaydedildi.
Türkiye’nin geliştirdiği stratejik nitelikte tahlil araçları yardımıyla temel besin başta olmak üzere birtakım bölümlerdeki arz kısıtlarının olumsuz tesirleri azaltılmış olsa da memleketler arası ölçekte üretici ve tüketici enflasyonunun yüksek düzeylerini sürdürdüğü aktarılan duyuruda, “Yüksek global enflasyonun, enflasyon beklentileri ve memleketler arası finansal piyasalar üstündeki tesirleri yakından izlenmektedir. Ülkeler içinde farklılaşan iktisadi görünüme bağlı olarak gelişmiş ülke merkez bankalarının para siyaseti adım ve irtibatlarındaki ayrışma devam etmektedir.” denildi.
Duyuruda, finansal piyasalarda artan belirsizliklere yönelik merkez bankaları tarafınca geliştirilen yeni destekleyici uygulama ve araçlarla tahlil üretme çabalarının sürdüğüne işaret edilerek, finansal piyasaların da artan sakinlik risklerine karşı faiz artışı yapan merkez bankalarının faiz artırım döngülerini yakında sonlandıracağını beklentilerine yansıtmaya başladığı vurgulandı.
‘Turizmin cari süreçler istikrarına katkısı yılın tüm aylarına yayılarak devam etmektedir’
Duyuruda, 2022’nin birinci üç çeyreğinde kuvvetli bir büyüme gerçekleştiği anımsatılarak, yılın son çeyreğine dair göstergelerin ise zayıflayan dış talebin tesiriyle büyümedeki yavaşlama eğiliminin iç talepteki bakılırsace kuvvetli seyirle telafi edildiğine işaret ettiği bildirildi.
İmalat sanayi üstündeki dış talep kaynaklı baskıların iç talep ve arz kapasitesi üstündeki tesirlerinin şimdilik hudutlu seviyede kaldığına işaret edilen duyuruda, şunlar kaydedildi:
“İstihdam kazanımları misal ekonomilere bakılırsa daha olumlu seyretmektedir. Bilhassa istihdam artışına katkı veren kesimler dikkate alındığında büyüme dinamiklerinin yapısal kazanımlarla desteklenmekte olduğu görülmektedir. Büyümenin kompozisyonunda sürdürülebilir bileşenlerin hissesi artarken, turizmin cari süreçler istikrarına beklentileri aşan kuvvetli katkısı yılın tüm aylarına yayılarak devam etmektedir. Bunun yanında, iç tüketim talebi, güç fiyatlarındaki yüksek düzey ve ana ihracat pazarlarının resesyona girme mümkünlüğü cari istikrar üstündeki riskleri canlı tutmaktadır.”
Duyuruda, cari süreçler istikrarının sürdürülebilir düzeylerde kalıcı hale gelmesinin fiyat istikrarı için kıymetine vurgu yapılarak, kredilerin büyüme suratı ve erişilen finansman kaynaklarının gayesine uygun biçimde iktisadi faaliyetle buluşmasının da yakından izlendiği açıklandı.
‘Tüm siyaset araç seti liralaşma gayeleriyle uyumlu hale getirilecek’
Duyuruda, Kurul’un 2023 Yılı Para Siyaseti ve Liralaşma metninde belirttiği üzere, nakdî transfer düzeneğinin aktifliğini destekleyecek araçlarını kararlılıkla kullanmaya devam edeceği, fonlama kanalları başta olmak üzere tüm siyaset araç setini liralaşma gayeleriyle uyumlu hale getireceği bildirildi.
Sürdürülebilir fiyat istikrarı ve finansal istikrarın güçlendirilmesi için uygulanan bütüncül siyasetlerin takviyesiyle enflasyonun düzeyinde ve eğiliminde güzelleşmeler görülmeye başlandığı vurgulanan duyuruda, “Azalan dış talebin toplam talep şartları ve üretim üstündeki tesirleri yakından izlenmektedir. Global büyümeye yönelik belirsizliklerin ve jeopolitik risklerin daha da arttığı bir periyotta sanayi üretiminde yakalanan ivmenin ve istihdamdaki artış trendinin sürdürülmesi ile arz ve yatırım kapasitesindeki yapısal kazanımların sürekliliği açısından finansal şartların destekleyici olması kritik ehemmiyet arz etmektedir. Bu çerçevede Heyet, siyaset faizinin sabit tutulmasına karar vermiştir.” sözleri kullanıldı.
Duyuruda, TCMB’nin fiyat istikrarı temel gayesi doğrultusunda enflasyonda kalıcı düşüşe işaret eden kuvvetli göstergeler oluşana ve orta vadeli yüzde 5 gayesine ulaşıncaya kadar elindeki tüm araçları kararlılıkla kullanmaya devam edeceği belirtilerek, şu değerlendirmelere yer verildi:
“TCMB, fiyat istikrarının kalıcı ve sürdürülebilir bir biçimde kurumsallaşması için Liralaşma Stratejisi’ni tüm ögeleriyle uygulayacaktır. Fiyatlar genel seviyesinde sağlanacak istikrar, ülke risk primlerindeki düşüş, karşıt para ikamesinin ve döviz rezervlerindeki artış eğiliminin sürmesi ve finansman maliyetlerinin kalıcı olarak gerilemesi yoluyla makroekonomik istikrarı ve finansal istikrarı olumlu etkileyecektir. bu biçimdelikle, yatırım, üretim ve istihdam artışının sağlıklı ve sürdürülebilir bir biçimde devamı için uygun taban oluşacaktır. Şura, kararlarını şeffaf, öngörülebilir ve data odaklı bir çerçevede almaya devam edecektir. Para Siyaseti Şurası Toplantı Özeti beş iş günü ortasında yayımlanacaktır.”
TCMB’den faiz oranlarına ait yapılan duyuruda, Merkez Bankası Lideri Şahap Kavcıoğlu başkanlığında toplanan Kurul’un, siyaset faizinin yüzde 9 seviyesinde sabit tutulmasına karar verdiği bildirildi.
Duyuruda, yakın periyotta iktisadi faaliyete ait açıklanan dataların varsayım edilenden daha olumlu düzeylerde gerçekleştiği belirtilerek, buna karşın, jeopolitik riskler ve faiz artışlarının da tesiriyle gelişmiş ülke ekonomilerinde resesyon telaşlarının sürdüğü kaydedildi.
Türkiye’nin geliştirdiği stratejik nitelikte tahlil araçları yardımıyla temel besin başta olmak üzere birtakım bölümlerdeki arz kısıtlarının olumsuz tesirleri azaltılmış olsa da memleketler arası ölçekte üretici ve tüketici enflasyonunun yüksek düzeylerini sürdürdüğü aktarılan duyuruda, “Yüksek global enflasyonun, enflasyon beklentileri ve memleketler arası finansal piyasalar üstündeki tesirleri yakından izlenmektedir. Ülkeler içinde farklılaşan iktisadi görünüme bağlı olarak gelişmiş ülke merkez bankalarının para siyaseti adım ve irtibatlarındaki ayrışma devam etmektedir.” denildi.
Duyuruda, finansal piyasalarda artan belirsizliklere yönelik merkez bankaları tarafınca geliştirilen yeni destekleyici uygulama ve araçlarla tahlil üretme çabalarının sürdüğüne işaret edilerek, finansal piyasaların da artan sakinlik risklerine karşı faiz artışı yapan merkez bankalarının faiz artırım döngülerini yakında sonlandıracağını beklentilerine yansıtmaya başladığı vurgulandı.
‘Turizmin cari süreçler istikrarına katkısı yılın tüm aylarına yayılarak devam etmektedir’
Duyuruda, 2022’nin birinci üç çeyreğinde kuvvetli bir büyüme gerçekleştiği anımsatılarak, yılın son çeyreğine dair göstergelerin ise zayıflayan dış talebin tesiriyle büyümedeki yavaşlama eğiliminin iç talepteki bakılırsace kuvvetli seyirle telafi edildiğine işaret ettiği bildirildi.
İmalat sanayi üstündeki dış talep kaynaklı baskıların iç talep ve arz kapasitesi üstündeki tesirlerinin şimdilik hudutlu seviyede kaldığına işaret edilen duyuruda, şunlar kaydedildi:
“İstihdam kazanımları misal ekonomilere bakılırsa daha olumlu seyretmektedir. Bilhassa istihdam artışına katkı veren kesimler dikkate alındığında büyüme dinamiklerinin yapısal kazanımlarla desteklenmekte olduğu görülmektedir. Büyümenin kompozisyonunda sürdürülebilir bileşenlerin hissesi artarken, turizmin cari süreçler istikrarına beklentileri aşan kuvvetli katkısı yılın tüm aylarına yayılarak devam etmektedir. Bunun yanında, iç tüketim talebi, güç fiyatlarındaki yüksek düzey ve ana ihracat pazarlarının resesyona girme mümkünlüğü cari istikrar üstündeki riskleri canlı tutmaktadır.”
Duyuruda, cari süreçler istikrarının sürdürülebilir düzeylerde kalıcı hale gelmesinin fiyat istikrarı için kıymetine vurgu yapılarak, kredilerin büyüme suratı ve erişilen finansman kaynaklarının gayesine uygun biçimde iktisadi faaliyetle buluşmasının da yakından izlendiği açıklandı.
‘Tüm siyaset araç seti liralaşma gayeleriyle uyumlu hale getirilecek’
Duyuruda, Kurul’un 2023 Yılı Para Siyaseti ve Liralaşma metninde belirttiği üzere, nakdî transfer düzeneğinin aktifliğini destekleyecek araçlarını kararlılıkla kullanmaya devam edeceği, fonlama kanalları başta olmak üzere tüm siyaset araç setini liralaşma gayeleriyle uyumlu hale getireceği bildirildi.
Sürdürülebilir fiyat istikrarı ve finansal istikrarın güçlendirilmesi için uygulanan bütüncül siyasetlerin takviyesiyle enflasyonun düzeyinde ve eğiliminde güzelleşmeler görülmeye başlandığı vurgulanan duyuruda, “Azalan dış talebin toplam talep şartları ve üretim üstündeki tesirleri yakından izlenmektedir. Global büyümeye yönelik belirsizliklerin ve jeopolitik risklerin daha da arttığı bir periyotta sanayi üretiminde yakalanan ivmenin ve istihdamdaki artış trendinin sürdürülmesi ile arz ve yatırım kapasitesindeki yapısal kazanımların sürekliliği açısından finansal şartların destekleyici olması kritik ehemmiyet arz etmektedir. Bu çerçevede Heyet, siyaset faizinin sabit tutulmasına karar vermiştir.” sözleri kullanıldı.
Duyuruda, TCMB’nin fiyat istikrarı temel gayesi doğrultusunda enflasyonda kalıcı düşüşe işaret eden kuvvetli göstergeler oluşana ve orta vadeli yüzde 5 gayesine ulaşıncaya kadar elindeki tüm araçları kararlılıkla kullanmaya devam edeceği belirtilerek, şu değerlendirmelere yer verildi:
“TCMB, fiyat istikrarının kalıcı ve sürdürülebilir bir biçimde kurumsallaşması için Liralaşma Stratejisi’ni tüm ögeleriyle uygulayacaktır. Fiyatlar genel seviyesinde sağlanacak istikrar, ülke risk primlerindeki düşüş, karşıt para ikamesinin ve döviz rezervlerindeki artış eğiliminin sürmesi ve finansman maliyetlerinin kalıcı olarak gerilemesi yoluyla makroekonomik istikrarı ve finansal istikrarı olumlu etkileyecektir. bu biçimdelikle, yatırım, üretim ve istihdam artışının sağlıklı ve sürdürülebilir bir biçimde devamı için uygun taban oluşacaktır. Şura, kararlarını şeffaf, öngörülebilir ve data odaklı bir çerçevede almaya devam edecektir. Para Siyaseti Şurası Toplantı Özeti beş iş günü ortasında yayımlanacaktır.”