Meltem Güneş – Su zengini olmayan Türkiye’de, Tarım ve Orman Bakanlığı, kuraklık, çölleşmeye karşı yer altı barajları ve yapay besleme tesisi inşa ediyor. 88’i tamamlanan tesis ile yer altı suyunun 32 milyon metreküp beslenmesi sağlanarak, 29 bin 940 dekar tarım yeri sulandı ve vatandaşa da 20,76 hektometreküp içme suyu temin edildi. Tesis sayısının 2023 yılına kadar 150’ye çıkarılması ve yaklaşık 50 milyon metreküp suyun depolanması hedefleniyor.
İklim değişikliğine bağlı olarak son senelerda tesirini daha fazla hissettiren kuraklık; etraf, iktisat, tarım ve besin, pak su başta olmak üzere insan hayatının her evresini etkiliyor. Çoğunlukla yarı kurak iklimin hükümran olduğu ve su zengini olmayan Türkiye’de, Tarım ve Orman Bakanlığı, kuraklık, çölleşmeye karşı yer altı barajlarını inşa ediyor. Yer altı barajlarıyla yüzey sularının buharlaşma kayıplarının ve kamulaştırma maliyetinin minimize edilerek yer altı suyuna iletilmesi sağlanıyor. Yer altı suyunun rezerv ve kalite açısından korunmasıyla da, pak içme suyu ve tarım yerleri için su elde ediliyor.
50 milyon metreküp su
Su rezervine katkıda bulunması, su kullanmasında verimliliğin artırılması maksadıyla bakanlıkça hazırlanan “Yer Altı Suyu Yapay Besleme ve Yer Altı Barajları Hareket Planı” çerçevesinde 88 tesis tamamlandı.
Bu sayede yer altı suyunun 32 milyon metreküp beslenmesi sağlanarak, 29 bin 940 dekar tarım toprağı sulandı ve vatandaşa da 20,76 hektometreküp içme suyu temin edildi.
Tesis sayısının 2023 yılına kadar 150 olması ve yaklaşık 50 milyon metreküp suyun depolanması hedefleniyor. Bu suyun tamamının içme suyuna tahsis edilmesi halinde 750 bin şahsa içme suyu, tamamının sulamaya tahsis edilmesi halinde ise 80 bin dekar arazinin sulanmasını sağlayacağı öngörülüyor. 60 milyon TL net ziraî gelir artışı sağlanabileceği kestirim ediliyor. Planlama evresinde bulunan 109 adet tesisin de jeolojik, jeoteknik incelemeleri devam ediyor.
Maliyeti düşük, taşkın riski yok
Ayrıca zelzele ve taşkın üzere olaylarda baraj gövdesinin yıkılma yahut baraj kapakları açılarak taşkınlara niye olma riskinin bulunmaması, inşaatının daha pratik ve maliyetinin daha düşük olması, kirlenme riskinin daha az olması da, yer altı barajlarının avantajları içinde yer alıyor.
İklim değişikliğine bağlı olarak son senelerda tesirini daha fazla hissettiren kuraklık; etraf, iktisat, tarım ve besin, pak su başta olmak üzere insan hayatının her evresini etkiliyor. Çoğunlukla yarı kurak iklimin hükümran olduğu ve su zengini olmayan Türkiye’de, Tarım ve Orman Bakanlığı, kuraklık, çölleşmeye karşı yer altı barajlarını inşa ediyor. Yer altı barajlarıyla yüzey sularının buharlaşma kayıplarının ve kamulaştırma maliyetinin minimize edilerek yer altı suyuna iletilmesi sağlanıyor. Yer altı suyunun rezerv ve kalite açısından korunmasıyla da, pak içme suyu ve tarım yerleri için su elde ediliyor.
50 milyon metreküp su
Su rezervine katkıda bulunması, su kullanmasında verimliliğin artırılması maksadıyla bakanlıkça hazırlanan “Yer Altı Suyu Yapay Besleme ve Yer Altı Barajları Hareket Planı” çerçevesinde 88 tesis tamamlandı.
Bu sayede yer altı suyunun 32 milyon metreküp beslenmesi sağlanarak, 29 bin 940 dekar tarım toprağı sulandı ve vatandaşa da 20,76 hektometreküp içme suyu temin edildi.
Tesis sayısının 2023 yılına kadar 150 olması ve yaklaşık 50 milyon metreküp suyun depolanması hedefleniyor. Bu suyun tamamının içme suyuna tahsis edilmesi halinde 750 bin şahsa içme suyu, tamamının sulamaya tahsis edilmesi halinde ise 80 bin dekar arazinin sulanmasını sağlayacağı öngörülüyor. 60 milyon TL net ziraî gelir artışı sağlanabileceği kestirim ediliyor. Planlama evresinde bulunan 109 adet tesisin de jeolojik, jeoteknik incelemeleri devam ediyor.
Maliyeti düşük, taşkın riski yok
Ayrıca zelzele ve taşkın üzere olaylarda baraj gövdesinin yıkılma yahut baraj kapakları açılarak taşkınlara niye olma riskinin bulunmaması, inşaatının daha pratik ve maliyetinin daha düşük olması, kirlenme riskinin daha az olması da, yer altı barajlarının avantajları içinde yer alıyor.