- Katılım
- 30 May 2021
- Mesajlar
- 2,755
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Lideri Şahap Kavcıoğlu, yılın 4. ve son enflasyon raporunu deklare etti. Kavcıoğlu enflasyon beklentilerinin 2021 yıl sonu için yüzde 18.4’e, 2022 iddiasının ise 11.8’e yükseltildiğini aktardı. 2023 enflasyon kestirimi ise yüzde 7’ye güncellendi. Merkez Bankası’nın 3. enflasyon raporunda 2021 yılı için enflasyon iddiası 14.1 olarak öngörülmüşken, 2022 için ise yüzde 7.8 kestirimi yapılmıştı. Kavcıoğlu ayrıyeten besin enflasyonu var iseyımını 2021 için yüzde 15’ten yüzde 23,4’e çıkardıklarını bildirdi.
Kavcıoğlu sonrasındasında soru karşılık kısmında gazetecilerin sorusunu yanıtlarken, “para ünitesini savunmak için döviz rezervini kullanmayı düşünür müsünüz?” sorusuna “Kur maksadı yahut müdahale üzere bir şeyimiz yok. Hür piyasada kur istikrarını verecektir Türkiye’nin sorunu cari açıktır. Cari istikrar sağlandığında istikrara gelecektir” diye konuştu.
Kavcıoğlu’nun konuşmasında öne çıkanlar şöyleki:
“Küresel iktisadi faaliyette yılın birinci yarısında yaşanan toparlanmaya karşın yakın devirde açıklanan inanç endeksleri, salgının tesiriyle gerilemeye başladı.
Aşılama oranlarındaki artışa karşın salgında yeni varyantlar global iktisadi faaliyet üstündeki aşağı istikametli riskleri canlı tutuyor. Varyantlara ait risklerin canlı kalması kimi ülkelerde büyüme görünümünü olumsuz etkiledi ve büyüme varsayımlarının aşağı istikametli güncellenmesine niye oldu. Büyüme iddiaları Almanya ve ABD başta olmak üzere, en epey ihracat yaptığımız ülkelerden bir kısmı için aşağı taraflı güncellenirken, İtalya ve Rusya üzere kıymetli ticaret ortaklarında üst taraflı güncellendi.
Global PMI endeksleri ulaştıkları zirve noktasına kıyasla gerilerken, gerek imalat gerekse hizmet dalları için 50 eşik düzeyinin üzerinde kalmaya devam etti. Bu gelişmeler, Türkiye’nin dış talep görünümünün olumlu seyrini koruduğunu gösteriyor. İşgücü piyasasına baktığımızda ise gelişmiş ülkelerin birçoğunda istihdamın düzeyi hala salgın öncesi seviyesinin altında seyrediyor.”
Yıl sonu enflasyon iddiamı yüzde 18.4’e yükseldi
Enflasyonun 2021 yıl sonunda yüzde 18,4 olarak gerçekleşeceğini, 2022 yıl sonunda yüzde 11,8’e ve 2023 yıl sonunda ise yüzde 7 düzeyine geriledikten daha sonra orta vadede yüzde 5 seviyesinde istikrar kazanacağını varsayım ettiklerini bildiren Kavcıoğlu, “bu biçimdece, 2021 yıl sonu enflasyon iddiasını 4,3 puanlık güncellemeyle yüzde 14,1’den yüzde 18,4’e yükselttik.” dedi.
Kavcıoğlu, bundan evvelki rapor devrine bakılırsa besin meblağları ve Türk lirası cinsinden ithalat fiyatları var iseyımlarındaki güncellemelerin enflasyon iddiasını sırasıyla 2,1 puan ve 1,5 puan artırdığını söylemiş oldu.
Yönetilen/yönlendirilen fiyatların ise büyük ölçüde alkol-tütün kaynaklı olarak kestirimi 0,3 puan yükselttiğini lisana getiren Kavcıoğlu, çıktı açığındaki güncellemenin de iddiası 0,4 puan üst çektiğini söz etti.
Kavcıoğlu, “2022 yıl sonu enflasyon iddiasını de yüzde 7,8’den yüzde 11,8’e yükselttik. Başlangıç şartlarındaki güncellemenin enflasyonun ana eğilimine tesirleri, 2022 yıl sonu enflasyon kestirimini 2,2 puan artırdı. Öteki yandan, besin enflasyonu var iseyımındaki güncelleme kestirimi 1 puan artırırken, çıktı açığındaki değişiklik ise 0,8 puan yükseltici istikamette katkıda bulundu.” diye konuştu.
Soru-cevap
Faiz sonucu ve “sınırlı alan”
Kavcıoğlu, bir gazetecinin Para Siyaseti Şurası (PPK) Metnindeki “sınırlı alan” sorusu üzerine şu karşılığı verdi:
“Son faiz indiriminde daha evvel de belirttiğimiz üzere arz şartları çekirdek enflasyon ve talepteki gelişmeleri işaret ederek buralardaki gelişmelere bakılırsa hareket edeceğimizi söylemiştik. Pandemi daha sonrası açılmanın gerisinden başlayan talebin çabucak sonrasında güç ve emtia meblağları, besin meblağlarında üst taraflı hareketler, tedarik zincirindeki kasvetler memleketler arası fiyatlarda ve Türkiye’de enflasyonda üst istikametli gidişi tetikledi.
Biz de öbür gelişmiş merkez bankaları üzere bu şokların süreksiz olduğunu düşünüyoruz. Uzun müddettir sıkı para siyaseti uyguladık son 1 yılda 11 puan faiz yükseltmiştik. Enflasyondaki artışın bu arz şoklarından arındırarak bu bahiste kutumuz da var raporda çalışmalar sürüyor. Gelinen noktada indirime gitme sebebimiz arzi dertleri kaldırarak kendimize bir alan gördük. Bu arz şoklarının süreksiz olduğunu düşünüyoruz. ötürüsıyla gelişmelere bakılırsa yıl sonuna kadar buralardaki değişimleri arkadaşlarımız çalışıyor. Çalışmalar kararında süreksiz olarak söz ettiğimiz durumun ne kadar imkan sağlayacağını, ne istikamette gelişme göstereceğini bakılırsaceğiz. Arkadaşlarımızın çalışmaları ışığında kararlarımızı vereceğiz. Takım çalışması ile data odaklı tahlile dayalı karar veriyoruz. Merkez bankalarının süreksiz düşündüğü arz külfetlerini birebir biçimde kıymetlendiriyoruz, gelişmeleri takip edip kararları vereceğiz”
“Kura müdahale üzere bir durum yok, inşallah istikrara gelecek”
Kavcıoğlu, “para ünitesini savunmak için döviz rezervini kullanmayı düşünür müsünüz?” sorusuna karşı şu biçimde konuştu:
“Kur artışının yalnızca faiz indirimleriyle gerçekleşmediğini tabir etmiştim. Gelişmekte olan ülkeler dolar karşısında doların güçlenmesiyle fed kararlarıyla paha kaybı yaşıyor. Bizim de faiz indirimi devrimizde dolar endeksi 94,.30’lara kadar yükseldi. Gelişmekte olan ülkeler paha kaybetti. Biz de faiz indirimimiz ayırdığınızda başkalarına bakılırsa daha az etkilenen ülkelerden olduk. sonrasındasında kendi içimizde kurdaki paha kaybı başkalarına göre fazla oldu. Kur maksadı yahut kura göre bir şey belirlemiyoruz. Cari istikrar sağlandığında kur üzerinde de istikrar sağlanacaktır. Kur gayesi yahut müdahale üzere bir şeyimiz yok. Hür piyasada kur istikrarını verecektir Türkiye’nin sorunu cari açıktır. Cari istikrar sağlandığında istikrara gelecektir. Tüm politikalarımızı bu çerçevede oluşturuyoruz. Kur inşallah istikrara gelecektir.”
Kavcıoğlu sonrasındasında soru karşılık kısmında gazetecilerin sorusunu yanıtlarken, “para ünitesini savunmak için döviz rezervini kullanmayı düşünür müsünüz?” sorusuna “Kur maksadı yahut müdahale üzere bir şeyimiz yok. Hür piyasada kur istikrarını verecektir Türkiye’nin sorunu cari açıktır. Cari istikrar sağlandığında istikrara gelecektir” diye konuştu.
Kavcıoğlu’nun konuşmasında öne çıkanlar şöyleki:
“Küresel iktisadi faaliyette yılın birinci yarısında yaşanan toparlanmaya karşın yakın devirde açıklanan inanç endeksleri, salgının tesiriyle gerilemeye başladı.
Aşılama oranlarındaki artışa karşın salgında yeni varyantlar global iktisadi faaliyet üstündeki aşağı istikametli riskleri canlı tutuyor. Varyantlara ait risklerin canlı kalması kimi ülkelerde büyüme görünümünü olumsuz etkiledi ve büyüme varsayımlarının aşağı istikametli güncellenmesine niye oldu. Büyüme iddiaları Almanya ve ABD başta olmak üzere, en epey ihracat yaptığımız ülkelerden bir kısmı için aşağı taraflı güncellenirken, İtalya ve Rusya üzere kıymetli ticaret ortaklarında üst taraflı güncellendi.
Global PMI endeksleri ulaştıkları zirve noktasına kıyasla gerilerken, gerek imalat gerekse hizmet dalları için 50 eşik düzeyinin üzerinde kalmaya devam etti. Bu gelişmeler, Türkiye’nin dış talep görünümünün olumlu seyrini koruduğunu gösteriyor. İşgücü piyasasına baktığımızda ise gelişmiş ülkelerin birçoğunda istihdamın düzeyi hala salgın öncesi seviyesinin altında seyrediyor.”
Yıl sonu enflasyon iddiamı yüzde 18.4’e yükseldi
Enflasyonun 2021 yıl sonunda yüzde 18,4 olarak gerçekleşeceğini, 2022 yıl sonunda yüzde 11,8’e ve 2023 yıl sonunda ise yüzde 7 düzeyine geriledikten daha sonra orta vadede yüzde 5 seviyesinde istikrar kazanacağını varsayım ettiklerini bildiren Kavcıoğlu, “bu biçimdece, 2021 yıl sonu enflasyon iddiasını 4,3 puanlık güncellemeyle yüzde 14,1’den yüzde 18,4’e yükselttik.” dedi.
Kavcıoğlu, bundan evvelki rapor devrine bakılırsa besin meblağları ve Türk lirası cinsinden ithalat fiyatları var iseyımlarındaki güncellemelerin enflasyon iddiasını sırasıyla 2,1 puan ve 1,5 puan artırdığını söylemiş oldu.
Yönetilen/yönlendirilen fiyatların ise büyük ölçüde alkol-tütün kaynaklı olarak kestirimi 0,3 puan yükselttiğini lisana getiren Kavcıoğlu, çıktı açığındaki güncellemenin de iddiası 0,4 puan üst çektiğini söz etti.
Kavcıoğlu, “2022 yıl sonu enflasyon iddiasını de yüzde 7,8’den yüzde 11,8’e yükselttik. Başlangıç şartlarındaki güncellemenin enflasyonun ana eğilimine tesirleri, 2022 yıl sonu enflasyon kestirimini 2,2 puan artırdı. Öteki yandan, besin enflasyonu var iseyımındaki güncelleme kestirimi 1 puan artırırken, çıktı açığındaki değişiklik ise 0,8 puan yükseltici istikamette katkıda bulundu.” diye konuştu.
Soru-cevap
Faiz sonucu ve “sınırlı alan”
Kavcıoğlu, bir gazetecinin Para Siyaseti Şurası (PPK) Metnindeki “sınırlı alan” sorusu üzerine şu karşılığı verdi:
“Son faiz indiriminde daha evvel de belirttiğimiz üzere arz şartları çekirdek enflasyon ve talepteki gelişmeleri işaret ederek buralardaki gelişmelere bakılırsa hareket edeceğimizi söylemiştik. Pandemi daha sonrası açılmanın gerisinden başlayan talebin çabucak sonrasında güç ve emtia meblağları, besin meblağlarında üst taraflı hareketler, tedarik zincirindeki kasvetler memleketler arası fiyatlarda ve Türkiye’de enflasyonda üst istikametli gidişi tetikledi.
Biz de öbür gelişmiş merkez bankaları üzere bu şokların süreksiz olduğunu düşünüyoruz. Uzun müddettir sıkı para siyaseti uyguladık son 1 yılda 11 puan faiz yükseltmiştik. Enflasyondaki artışın bu arz şoklarından arındırarak bu bahiste kutumuz da var raporda çalışmalar sürüyor. Gelinen noktada indirime gitme sebebimiz arzi dertleri kaldırarak kendimize bir alan gördük. Bu arz şoklarının süreksiz olduğunu düşünüyoruz. ötürüsıyla gelişmelere bakılırsa yıl sonuna kadar buralardaki değişimleri arkadaşlarımız çalışıyor. Çalışmalar kararında süreksiz olarak söz ettiğimiz durumun ne kadar imkan sağlayacağını, ne istikamette gelişme göstereceğini bakılırsaceğiz. Arkadaşlarımızın çalışmaları ışığında kararlarımızı vereceğiz. Takım çalışması ile data odaklı tahlile dayalı karar veriyoruz. Merkez bankalarının süreksiz düşündüğü arz külfetlerini birebir biçimde kıymetlendiriyoruz, gelişmeleri takip edip kararları vereceğiz”
“Kura müdahale üzere bir durum yok, inşallah istikrara gelecek”
Kavcıoğlu, “para ünitesini savunmak için döviz rezervini kullanmayı düşünür müsünüz?” sorusuna karşı şu biçimde konuştu:
“Kur artışının yalnızca faiz indirimleriyle gerçekleşmediğini tabir etmiştim. Gelişmekte olan ülkeler dolar karşısında doların güçlenmesiyle fed kararlarıyla paha kaybı yaşıyor. Bizim de faiz indirimi devrimizde dolar endeksi 94,.30’lara kadar yükseldi. Gelişmekte olan ülkeler paha kaybetti. Biz de faiz indirimimiz ayırdığınızda başkalarına bakılırsa daha az etkilenen ülkelerden olduk. sonrasındasında kendi içimizde kurdaki paha kaybı başkalarına göre fazla oldu. Kur maksadı yahut kura göre bir şey belirlemiyoruz. Cari istikrar sağlandığında kur üzerinde de istikrar sağlanacaktır. Kur gayesi yahut müdahale üzere bir şeyimiz yok. Hür piyasada kur istikrarını verecektir Türkiye’nin sorunu cari açıktır. Cari istikrar sağlandığında istikrara gelecektir. Tüm politikalarımızı bu çerçevede oluşturuyoruz. Kur inşallah istikrara gelecektir.”