- Katılım
- 30 May 2021
- Mesajlar
- 2,744
Bakanlıktan yapılan açıklamanın akabinde Türk Lirası yabancı para üniteleri karşısında yüzde 2’den çok kıymet kazandı.
Hazine ve Maliye Bakanlığı, iktisat konusunda açıklamalarda bulundu. Atılacak yeni adımların bu akşamdan itibaren açıklanacağı belirtilen duyuruda şu biçimde denildi:
* “Dünyanın sayılı büyük ekonomileri içinde yer alan Türkiye, özgür piyasa iktisadı prensiplerini temel alarak kuvvetli temeller üzerinde yükselmeye devam etmektedir. Ekonomimizin yakaladığı kuvvetli ve istikrarlı büyüme performansının daim kılınması hedeflenmektedir.
* Geride kalan 20 yıllık süreçte, başta kamu maliyesi ve bankacılık kesimi olmak üzere elde ettiğimiz kazanımlar, ekonomimizin bu sağlam duruşunu desteklemektedir. Kamu maliyesinde sağlanan disiplinin oluşturduğu imkânlar, güçlü periyotlarda ekonomimiz için bir hareket alanı olarak kullanılmaktadır.
“SERBEST PİYASA ŞARTLARI PRENSİPLERİMİZ SORGULANMAYA ÇALIŞILMAKTADIR”
* Bankacılık kesimimizin sağlam ve istikrarlı yapısı ise özel dalımızın ve hanehalkımızın muhtaçlık duyduğu finansmanın kesintisiz ve daha da kıymetlisi uygun şartlarda sağlanmasına aracı olmaktadır.
* kuvvetli sanayi altyapısı ile dinamik ve kuvvetli şartlara kolay adapte olabilen özel kesimimiz de büyüme ve kalkınma gayelerimizi birer birer yakalamamızda kuşkusuz bizlere kıymetli bir dayanak vermektedir.
* Yakın geçmişte tüm dünyayı etkileyen birfazlaca ekonomik zorluktan ülkemiz de etkilenmiştir. Bu problemli devirlerin başında 2008 global finansal krizi ve onu takip eden 2011 Avrupa borç krizi akla gelmektedir. Türkiye iktisadı tüm bu devirlerden, dış şoklara karşı olan direnci yardımıyla muvaffakiyet ile büyüyerek ve daha da güçlenerek çıkmıştır.
* Yakın devirde salgının dünya üzerinde bıraktığı tesirler çabucak hemen tam manasıyla silinememişken yakın coğrafyamızdaki savaşın global ekonomiyi epey daha kuvvetli bir surece taşıdığını bir arada deneyimliyoruz. ortasından geçtiğimiz bu sorunlu periyoda karşın uyguladığımız siyasetler ile bu süreci de muvaffakiyetle atlatacağımızdan kuşkumuz bulunmamaktadır.
* Türkiye iktisadının bir hür piyasa iktisadı ve kambiyo rejiminin ise liberal olduğunu sorgulamak ve sorgulatmak için bir kısım çevreler eline geçen tüm fırsatları ne yazık ki pervasızca kullanmaya devam etmektedir. Son 6 yıldan bu yana ekonomimizde çeşitli olağanüstü önlemlerin uygulanacağına dair bu spekülasyonlar, kasıtlı olarak ortaya atılmakta ve bizim değişmez ve vazgeçilmez hür piyasa şartları prensiplerimiz sorgulanmaya çalışılmaktadır.
“EKONOMİYE VE POTANSİYELİMİZE SÖZÜN TAM MANASIYLA HAKSIZLIK”
* Bugün tüm dünyanın bilhassa güç ve tedarik zincirlerindeki aksamalar kaynaklı niçinlerden oluşan enflasyon sorunu Türkiye özelinde olabildiğince karamsar senaryolara dönüştürülmeye çalışılmaktadır. Yaklaşık 10 trilyon TL büyüklüğündeki Türkiye iktisadının muvaffakiyetini dönemsel birkaç data ile gölgelemeye çalışmak iktisada ve potansiyelimize sözün tam manasıyla haksızlıktır.
* Kısa vadeli çıkarlara odaklananların son 20 yıldır risk dediği her faktörü ülkemiz kısa bir süre daha sonra fırsata çevirmeyi başarmıştır. Bugünlerde de rasyonel olmayan telaffuzlar eşliğinde döviz meblağlarına dair spekülatif ve temelsiz argümanlarda bulunmaya devam edildiğini görmekteyiz.
* Yakın bir süre evvel kısa vadeli çıkarlarının peşinde koşanların oluşturduğu tedirginlik ortamı daha sonrasında, 20 Aralık 2021’de, spekülasyonla şişirilmiş döviz kurunun bir günde ne kadar düştüğünü tüm dünya deneyim etmiş durumdadır. Bu bağlamda tüm vatandaşlarımızın bu tecrübeyi unutmayarak kimi bölümlerin manipülatif çıkarlarını gerçekleştirmelerine imkân vermeden sağduyulu olmasında büyük yarar vardır.
“YENİ ADIMLAR BU AKŞAMDAN İTİBAREN AÇIKLANACAK”
* Biz, vatandaşlarımızın bu arka niyetli felaket tellallarına prim vermek yerine ülkemizin, milletimizin ve çocuklarımızın geleceğine yönelik çabalarını devam ettireceklerine olan inancımızı bir gün bile azaltmadık.
* Bu bağlamda başta enflasyon ve döviz kuru olmak üzere gündemimizde yer alan birtakım iktisat başlıklarında, iktisat idaremiz Türkiye İktisat Modeli çerçevesinde, süratli ve tahlil odaklı adımlar atmaya devam edecek olup; atacağımız yeni adımlar silsilesi bu akşamdan itibaren Bakanlığımız ve ilgili kurumlarca kamuoyu ile paylaşılacaktır.”
ENFLASYON MUHAFAZALI TAHVİL UYGULAMASI
“Kur Muhafazalı Mevduat”tan (KKM) daha sonra “Enflasyon Muhafazalı Tahvil” uygulaması hükümet çevrelerince bir müddetdir lisana getiriliyor. Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, 2 Mayıs’ta uygulamanın hazırlıklarının tamamlandığını şu biçimde duyurmuştu:
“İhtiyaç duyulması halinde devreye alınacak bu enstrümanlara yönelik ilgili kurumlarımızın çalışmaları ağır bir biçimde devam ediyor. Bu alternatiflerden biri olan kişisel yatırımcıya yönelik enflasyon muhafazalı tahvilin tasarımı ve geliştirilmesi çalışmalarımızı tamamladık. Kelam konusu senedin ihracına ait öteki operasyonel süreçlerin tamamlanmasının akabinde ihracın vakit içindemasına piyasa kaideleri ve Hazine borçlanma stratejilerimiz çerçevesinde karar vererek kamuoyuyla paylaşacağız.”
Hazine ve Maliye Bakanlığı, iktisat konusunda açıklamalarda bulundu. Atılacak yeni adımların bu akşamdan itibaren açıklanacağı belirtilen duyuruda şu biçimde denildi:
* “Dünyanın sayılı büyük ekonomileri içinde yer alan Türkiye, özgür piyasa iktisadı prensiplerini temel alarak kuvvetli temeller üzerinde yükselmeye devam etmektedir. Ekonomimizin yakaladığı kuvvetli ve istikrarlı büyüme performansının daim kılınması hedeflenmektedir.
* Geride kalan 20 yıllık süreçte, başta kamu maliyesi ve bankacılık kesimi olmak üzere elde ettiğimiz kazanımlar, ekonomimizin bu sağlam duruşunu desteklemektedir. Kamu maliyesinde sağlanan disiplinin oluşturduğu imkânlar, güçlü periyotlarda ekonomimiz için bir hareket alanı olarak kullanılmaktadır.
“SERBEST PİYASA ŞARTLARI PRENSİPLERİMİZ SORGULANMAYA ÇALIŞILMAKTADIR”
* Bankacılık kesimimizin sağlam ve istikrarlı yapısı ise özel dalımızın ve hanehalkımızın muhtaçlık duyduğu finansmanın kesintisiz ve daha da kıymetlisi uygun şartlarda sağlanmasına aracı olmaktadır.
* kuvvetli sanayi altyapısı ile dinamik ve kuvvetli şartlara kolay adapte olabilen özel kesimimiz de büyüme ve kalkınma gayelerimizi birer birer yakalamamızda kuşkusuz bizlere kıymetli bir dayanak vermektedir.
* Yakın geçmişte tüm dünyayı etkileyen birfazlaca ekonomik zorluktan ülkemiz de etkilenmiştir. Bu problemli devirlerin başında 2008 global finansal krizi ve onu takip eden 2011 Avrupa borç krizi akla gelmektedir. Türkiye iktisadı tüm bu devirlerden, dış şoklara karşı olan direnci yardımıyla muvaffakiyet ile büyüyerek ve daha da güçlenerek çıkmıştır.
* Yakın devirde salgının dünya üzerinde bıraktığı tesirler çabucak hemen tam manasıyla silinememişken yakın coğrafyamızdaki savaşın global ekonomiyi epey daha kuvvetli bir surece taşıdığını bir arada deneyimliyoruz. ortasından geçtiğimiz bu sorunlu periyoda karşın uyguladığımız siyasetler ile bu süreci de muvaffakiyetle atlatacağımızdan kuşkumuz bulunmamaktadır.
* Türkiye iktisadının bir hür piyasa iktisadı ve kambiyo rejiminin ise liberal olduğunu sorgulamak ve sorgulatmak için bir kısım çevreler eline geçen tüm fırsatları ne yazık ki pervasızca kullanmaya devam etmektedir. Son 6 yıldan bu yana ekonomimizde çeşitli olağanüstü önlemlerin uygulanacağına dair bu spekülasyonlar, kasıtlı olarak ortaya atılmakta ve bizim değişmez ve vazgeçilmez hür piyasa şartları prensiplerimiz sorgulanmaya çalışılmaktadır.
“EKONOMİYE VE POTANSİYELİMİZE SÖZÜN TAM MANASIYLA HAKSIZLIK”
* Bugün tüm dünyanın bilhassa güç ve tedarik zincirlerindeki aksamalar kaynaklı niçinlerden oluşan enflasyon sorunu Türkiye özelinde olabildiğince karamsar senaryolara dönüştürülmeye çalışılmaktadır. Yaklaşık 10 trilyon TL büyüklüğündeki Türkiye iktisadının muvaffakiyetini dönemsel birkaç data ile gölgelemeye çalışmak iktisada ve potansiyelimize sözün tam manasıyla haksızlıktır.
* Kısa vadeli çıkarlara odaklananların son 20 yıldır risk dediği her faktörü ülkemiz kısa bir süre daha sonra fırsata çevirmeyi başarmıştır. Bugünlerde de rasyonel olmayan telaffuzlar eşliğinde döviz meblağlarına dair spekülatif ve temelsiz argümanlarda bulunmaya devam edildiğini görmekteyiz.
* Yakın bir süre evvel kısa vadeli çıkarlarının peşinde koşanların oluşturduğu tedirginlik ortamı daha sonrasında, 20 Aralık 2021’de, spekülasyonla şişirilmiş döviz kurunun bir günde ne kadar düştüğünü tüm dünya deneyim etmiş durumdadır. Bu bağlamda tüm vatandaşlarımızın bu tecrübeyi unutmayarak kimi bölümlerin manipülatif çıkarlarını gerçekleştirmelerine imkân vermeden sağduyulu olmasında büyük yarar vardır.
“YENİ ADIMLAR BU AKŞAMDAN İTİBAREN AÇIKLANACAK”
* Biz, vatandaşlarımızın bu arka niyetli felaket tellallarına prim vermek yerine ülkemizin, milletimizin ve çocuklarımızın geleceğine yönelik çabalarını devam ettireceklerine olan inancımızı bir gün bile azaltmadık.
* Bu bağlamda başta enflasyon ve döviz kuru olmak üzere gündemimizde yer alan birtakım iktisat başlıklarında, iktisat idaremiz Türkiye İktisat Modeli çerçevesinde, süratli ve tahlil odaklı adımlar atmaya devam edecek olup; atacağımız yeni adımlar silsilesi bu akşamdan itibaren Bakanlığımız ve ilgili kurumlarca kamuoyu ile paylaşılacaktır.”
ENFLASYON MUHAFAZALI TAHVİL UYGULAMASI
“Kur Muhafazalı Mevduat”tan (KKM) daha sonra “Enflasyon Muhafazalı Tahvil” uygulaması hükümet çevrelerince bir müddetdir lisana getiriliyor. Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, 2 Mayıs’ta uygulamanın hazırlıklarının tamamlandığını şu biçimde duyurmuştu:
“İhtiyaç duyulması halinde devreye alınacak bu enstrümanlara yönelik ilgili kurumlarımızın çalışmaları ağır bir biçimde devam ediyor. Bu alternatiflerden biri olan kişisel yatırımcıya yönelik enflasyon muhafazalı tahvilin tasarımı ve geliştirilmesi çalışmalarımızı tamamladık. Kelam konusu senedin ihracına ait öteki operasyonel süreçlerin tamamlanmasının akabinde ihracın vakit içindemasına piyasa kaideleri ve Hazine borçlanma stratejilerimiz çerçevesinde karar vererek kamuoyuyla paylaşacağız.”